GÖKÇELİ GÜZELLEMESİ
Buğra Bıçak
Ülkemin gerdanında hem inci hem mercansın
Maharetli ellerin kurduğu bir ümransın
Ufukta dalgalanan zümrüt renkli ummansın
Aşkının seyyahına yol olursun Gökçeli
Selim Deresi akıp damarına kan olur
O yemyeşil bağların mümbit bir nişan olur
Canik Dağları yorgun kervanlara han olur
Göçmen kuşun konduğu dal olursun Gökçeli
Salamura deyince bala maya çalmışsın
Bağlarınla Babil'e namını mı salmışsın?
Tokat yaprağınla hem başkentliği almışsın
Gönül coğrafyamızda il olursun Gökçeli
Gönüllere tahtını kurdu diyelim ey dost
Üzüm ile pekmezin yurdu diyelim ey dost
Lezzetin kapısında durdu diyelim ey dost
Kalplere petek petek bal olursun Gökçeli
Nevbahar muştusuyla umutlar gonca vermiş
Bülbüller ki sevdana nice demetler dermiş
Şu elvan çiçekleri şevkle yoluna sermiş
Tomurcuk açsın hele gül olursun Gökçeli
Ballıca'da sır gibi durur Dilim Kayalar
Dolanır vadilerde tarih yüzlü rüyalar
Kaşif olmuş kuşların heybesinde hülyalar
Maziden esip gelen yel olursun Gökçeli
Şehrayin hislerinle mırıldan o türkünü
Bir söğüt gölgesinde kuşlara sal öykünü
Dalgalanan ayyıldız haykırırken ülkünü
Ahraz düşlerimize dil olursun Gökçeli
Kerem'in gece gündüz aradığı "aslı"dır
Ferhat'ın gönlü "şirin" hâllerinden yaslıdır
Ey Niksar'ın dilberi! Vakit, vuslat faslıdır!
Sılaya davet eden el olursun Gökçeli
Gurbet, bir bağbozumu... Hasret, hazan rüzgârı...
Dinmez uzak olanın, dinmez âh intizârı
Ey diyar-ı âfitâb, esirgeme nazarı!
Anılarda savrulan kül olursun Gökçeli
Divane eyler o dem zirvelerin gazeli
Şehrengiz yazdırır âh beldelerin güzeli
Çağlar gümrah hayaller berrak sular misali
Yatağına sığmayan sel olursun Gökçeli
( Yarışma birincisi)